ÖZET
        Gölbaşı İlçesi Mogan ve Eymir Gölleri'nin beslenme alanını içeren bu çalışma MTA Genel Müdürlüğü Enerji Hammadde Etüt ve Arama Dairesi tarafından, Çevre Bakanlığı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı adına ücretli olarak yapılmıştır.
        Amaç, göllerin beslenme alanını belirlemek, su kaynaklarını tespit etmek, jeolojik ve hidrojeolojik etüdünü yapmaktır.
        Alanda yüzeyleyen en yaşlı birim Emir Formasyonu'dur. Yeşil şist fasiyesinde metamorfizma geçirmiş bu formasyonun üzerine Elmadağ Formasyonu düşey geçişli gelir. Metamorfizması kısmen azalmıştır. Üst kesimlere doğru gittikçe yoğunlaşan kireçtaşı blokları içerir. Bu formasyonların üzerine Jura çökelleri uyumsuz gelir. Alanın doğusunda Beynam dolaylarında ofiyolitik melanj niteliğindeki Dereköy Formasyonu yer alır. Yerleşme yaşı Üst Kretase öncesi olarak kabul edilen Dereköy Formasyonu'nun yaşlı formasyonlarla ilişkisi gözlenmez. Sözü edilen bu formasyonların üzerine altta volkanitler, üste doğru gölsel çökellerle geçişli Üst Miyosen yaşlı birimler uyumsuz olarak gelir. Bu birimler, küçük mostralar halinde gözlenen Oğulbey Dasitleri tarafından kesilir. Alanda gözlenen tüm birimleri Gölbaşı Formasyonu uyumsuz örter.
        Gölbaşı ve çevresinde izlenebilen önemli yapısal şekiller; diskordanslar, kıvrımlar ve doğrultu atımlı faylardır. İkincil yapısal şekiller ise metamorfitlerin şistoziteleri ile Neojen yaşlı kayaların çatlak sistemleridir. KD-GB doğrultulu olan ve raporda ayrıntılı tanımlanan iki senklinal ile bir antiklinalden oluşan üç yapı Miyosen öncesi bir deformasyon evresinde meydana gelmişlerdir. Miyosen ve daha genç yaştaki birimler bu yapıların aşınması ile üzerlerinde yer almış olan havzalarda çökelmişlerdir.
        Jeomorfolojik verilere göre Gölbaşı Havzası, Kuvaterner'de İmrahor Deresi (Çölova Deresi) ve kollarının sağladığı akarsu süreçleri etkisinde, yaklaşık 200-250 m derinlikte yarılmaya uğramış olan bir akarsu havzasıdır. Çok sığ olan Mogan ve Eymir Gölleri ile bataklıklar; ana vadi tabanına yan derelerin taşıdığı kolüvyal gereçleri yığarak oluşturdukları birikinti konileri (doğal set) gerisinde, akarsuyun yığılmasıyla oluşmuştur.
        Doğal setleri oluşturan bu birikinti konileri, Holosen içerisinde akarsu enerjisinde ani artışlar sağlayan nemli-yağışlı evrelerin ürünüdür. Göllerin sığ oluşu; öncelikle göl oluşumu öncesindeki vadi tabanlarının ve akarsuyun önünü kesen birikinti konilerinin morfolojisi ile doğrudan bağlantılıdır. Başlangıçtaki sığ göl morfolojisi günümüzdeki hızlı siltasyonla daha da sığlaşmakta ve göller küçülmektedir.