1. ÖZET
        Jeotermal enerji, bazı ülkelerde (İzlanda, Macaristan, Fransa, Japonya vb) elektrik üretimi şehir-sera ısıtmacılığı, kaplıca ve turizm alanlarında geniş bir uygulama imkanı bulmuştur. Jeotermal enerji açısından önemli bir potansiyele sahip ülkemizde henüz geniş kullanım alanı yoktur.0 Jeotermal enerji tarihsel çağlardan beri kaplıcacılıkta kullanılmakta, ilkel düzeyde bina ve sera ısıtmacılığında yararlanılmaktadır. Jeotermal akışkandan pilot düzeyde elektrik üretimine Denizli-Kızıldere Sahası örnek verilebilir. Yurdumuzda jeotermal akışkanın kullanımını kısıtlayan bazı teknik sorunlar mevcuttur. Bu sorunlardan biri ve belki de en önemlisi kabuklaşma problemidir.
        Jeotermal akışkan ısıtma sistemlerinde doğrudan kullanıldığında ısıtıcı yüzeyler ve diğer aksamlarda kabuklaşmalara neden olmaktadır. Afyon Jeotermal Sahası'nda yapılan bu çalışmada kabuklaşma riskinin ortadan kaldırılması amacıyla, yaklaşık 3 ay süre ile AF-1 Kuyusu'nda eşanjer testleri yapılmış ve şu sonuçlar elde edilmiştir. Kimyasal özellikleri (Tablo 2)'de görülen ve AF-1 Kuyusu'ndan üretilen jeotermal akışkan için kabuklaşma üst sınır basıncı 2 kg/cm² olarak, alt sınırın ise, 1.8 kg/cm² olduğu belirlenmiştir. Aynı kimyasal ve fiziksel özelliklerdeki jeotermal akışkanlar için, daha düşük basınçlar kabuklaşma açısından kritik basınçlardır. AF-1 Kuyusu 1.8 kg/cm² kuyu başı basıncı ile çalıştırıldığı takdirde; 12 lt/sn debili, 91°C sıcaklıklı akışkan üretmektedir. Kuyu dışı eşanjörü kullanılarak bu akışkandan 1.107.750 Kcal/h enerji çekilebileceği ve bu enerjiyle de Afyon Koşulları'nda; yaklaşık 4 dönüm sera ısıtılabileceği hesaplanmıştır. Aynı büyüklükteki bir seranın ancak üst ısı değeri 10.000 Kcal/kg olan 11 kg/h fuel-oil ile ısıtılabileceği tespit edilmiştir. Bu da, ayda 7920 kg fuel-oil karşılığı olmaktadır.
        Çalışma süresince kaynak başlarında sürekli kimyasal analizler yapılmış ve daha önceki tarihlerde yapılan analizlerle karşılaştırılmıştır. Eski ve yeni analizler arasında önemli değişiklikler gözlenmemiştir. Analizlerle jeotermal akışkanın yüksek oranda bor içerdiği (10 ppm) bulunmuştur. Buna göre saha etkisinde olan Akarçay'a sulama mevsiminde, Haziran ayı itibari ile 20 lt/sn'den fazla artık akışkan boşaltılmasının zararlı olacağı sonucuna varılmıştır.