KEBAN MADENİ DERLEME KLASİF NO.M.374 İM.207
1. HÜLASA
Keban Yatağı, başlıca şimal-cenup istikametinde bir senklinal ihtiva etmektedir; bu senklinal, üzerinde şistler bulunan kalkerlerden müteşekkil olup cevherleşme de bu iki sahre arasındaki temas mahallinde teessüs etmiştir. Böyle bir jeolojik formasyon mühim bir yatağın teşekkülüne hassatan müsaittir ve senklinal yamaçlarının her biri üzerinde 1 km'den fazla bir mesafe boyunca sıralanan bir çok eski araştırmalar da buna delalet eylemektedir.
Mevzubahis maden pek şöhretli bir maziye malik olmakla beraber derinliğine olarak halen mühim bir istikbal muhafaza eder görünmektedir; çünkü, bugün mevcut malumata nazaran eskiler tarafından, bilhassa izabesi daha kolay olan tahammuz etmiş cevherlerin istismar edilmiş olduğu ve sülfürlü sahalara hemen hemen dokunulmamış bulunulduğu
anlaşılmaktadır. Şimdi, yalnız garp yamacı üzerinde bakır sülfürlü cevherler keşfedilmiş olmayıp en tahammuz etmiş ve üzerinde en ziyade çalışılmış olan şark yamacı üzerinde bulunan bazı döküntüler, burada da derinliğine olarak sülfürlü cevherler bulunabileceğini göstermektedir.