HÜLASA
      Seyitömer aramalarını iki safhada mütalea etmek mümkündür. Birinci 1935-1936 safhası çalışmaları 870 hektarı aşan kömürlü sahanın heyeti umumiyesi hakkında bir fikir edinilmesi gayesiyle yapılmıştır. 1953 senesine rastlayan ikinci safha esnasında ise, bahis konusu bölgede, kurulması mutasavver azot sanayii faaliyete geçtikten sonra çıkarılacak kömürün gerek evsafı ve gerekse işletilmesi bakımından her hangi bir sürprizle karşılaşılmamak için ilk çalışmalar esnasında müphem kalmış hususatın aydınlatılmasına girişilmiş ve binaenaleyh bugün varılan neticelerin emniyetle ortaya konulması sağlanmıştır.
       Yeniden ele alınan sana.ana yatağın ancak onda biri büyüklüğünde ve onun batı şimal kısmına rastlamaktadır. Arama kuyularının neticelerine göre burada kalınlığı 24 m'ye kadar değişen işlenebilir. Bir tek damar mevcuttur. Heyeti umumiyesi itibari ile açık işletmeye elverişli olan bu bölümde kömürün örtü tabakasının kalınlığı 10 ila 47 m'dir.
       Damarın bir m'den ince olan kısımlarındaki kömür hesaba katılmaksızın bulunan varlık miktarı 11.381.400 ton "yerinde kömür"den ibarettir ki bu da 8.876.000 ton "tüvenan"a tekabül eder. Bu kömürün de 8.5 milyon tonu, ileride 2700 m karib drenaj galerileri açılmak kaydı ile, su üstü ve artanı da su altında bulunmaktadır.
       Seyitömer gibi büyük bir Linyit Havzası'nın betahsis azot sanayii ihtiyacı için faaliyete geçirilmesi kömürün maliyetini yükseltmekten başka bir şeye yaramayacaktır. Burada normal bir maliyetin temini ancak yıllık istihsalin 600 ila 700 bin ton ve hatta daha yukarı miktarda yapılması ile mümkündür. Bu suretle çıkarılacak kömürün 250.000 tonunu azot sanayiinde ve artanı da çimento, tuğla ve kiremit fabrikaları ile Tunçbilek'te halen inşa edilmekte bulunan 60.000 kw'lık santrale yedek olarak bir ikinci tesisinde Seyitömer'de kurulması takdirinde termik santralde kullanılabilir. Aksi taktirde azot sanayiine gerekli kömürün Tunçbilek Mıntıkası'ndan temini yoluna gidilmesinin makul olacağı kanaatindeyiz.