ÖZ

Lityum (Li) 0,5 gr/cm3 özgül ağırlığı ile en düşük yoğunluğa sahip bir metaldir. 1960’lı yıllardan 
itibaren seramik, cam, metalürji, eczacılık, yağ ve pil sanayinde yaygın olarak kullanılmaktadır. 
Lityumun son yıllarda şarj edilebilir pil, akü, nükleer santral ve klima sistemlerinde de 
kullanılmaya başlanması, bu metalin önemini artırmış olup, stratejik bir maden özelliğini 
kazandırmıştır. Avrupa ve ABD’de kullanılan lityumun % 75’i lityum karbonatlardan, % 25’i ise 
konsantre lityumdan ibarettir.

Doğada, lityum mineralleri genellikle granit pegmatit-aplitlerde, hektorit türü killerde, playa göl 
çökelleri ve jeotermal akışkanlarda bulunmaktadır.

Ülkemiz, pegmatit-aplitler, playa / tuzlu göl ortamları ve jeotermal sular bakımından oldukça 
zengindir. Ülkemizdeki tüm maden yatak ve oluşumlarının aranması ve araştırılmasında önemli 
görevler üstlenen MTA Genel Müdürlüğü, lityum konusunda 1997-1998 yıllarında “Tuz Gölü Lityum, 
Bromin, İyodin Araştırmaları Projesi” yürütmüştür.

MTA Genel Müdürlüğü 2012 ve 2013 yıllarında “Türkiye Lityum Aramaları” projesini ülkemiz genelinde 
uygulamaya koymuştur. Çalışma kapsamında, Orta Anadolu kristalen kompleksinde ve Aydın ili 
çevresindeki pegmatitler, Tuz Gölü ve çevresindeki Neojen alanlar, Burdur ili ve çevresindeki 
göller, ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne ait bor yataklarındaki killer, tatlısu gölleri ile 
MTA Jeotermal Envanterinde (2005) kayıtlı olan sahaların lityum değeri ölçülmüş ayrıca analizi 
yapılmamış sıcak su kaynaklarından örnekleme çalışması yapılmıştır. Ayrıca Van Gölü ve çevresindeki 
Neojen alanlar değerlendirilmiş olup, lityum  açısından potansiyel olabilecek alanlar 
belirlenmiştir.

Ülkemizin gelişimine paralel olarak ihtiyacı hızla hissedilen ve fiyatı sürekli artan lityum 
ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Lityum başta olmak üzere diğer stratejik öneme sahip (nadir 
toprak elementleri vb.) hammaddelerin potansiyellerinin ortaya konulması,   gelecekte   ülkemiz   
ekonomisine   ve   sanayimize   önemli   katkılar 
sağlayacaktır.