İnceleme alanı, Doğu Toroslar'ın batı kesiminde Uzunyayla ile Berit Dağı arasında yer alır. Yapılan
çalışmada yörenin temel jeoloji özelliklerinin incelenmesi amaçlanmıştır. İnceleme alanında, Üst
Maestrihtiyen öncesi yaşta olan ve farklı ortam özelliklerini yansıtan tektonik birlikler yüzeyleşir. Tektonik
birlikler, üç bölümde incelenebilir. Bunlar; Gürün Göreli Otoktonu ile, otoktonun kuzeyindeki ve güneyindeki
allokton kayatürü topluluklarıdır).
Gürün Göreli Otoktonu, Kambriyen-Karbonifer yaşlı kireçtaşı arakatkılı kırıntılı kayalar ve Permiyen-
Kretase yaşlı platform türü karbonatlarla temsil edilir. Biri Permiyen öncesi, diğeri Jura öncesi yaşta olan
yerel uyumsuzluklar dışında istif süreklidir. Maestrihtiyen-Paleosen yaşlı yarı pelajik türbiditik bir istif ise
keskin bir fasiyes değişimi ile otoktonun üzerinde yer alır. Otoktonun kuzeyinde, okyanusal bir kabuğun
ürünü olan Pınarbaşı Ofiyolitleri, gereçleri kısmen ofiyolitlerden türemiş Kireçliyayla Karışığı ve platformun
kuzey kesiminin Mezozoyik yaşlı, allokton konumlu dilimleri yer almaktadır. Otoktonun güneyinde ise başka
bir okyanusal kabuğun ürünü olan Göksun Ofiyolitleri, gereçleri kısmen ofiyolitlerden türemiş Dağlıca
Karışığı, platformun güney kesiminin Mezozoik yaşlı, allokton konumlu dilimleri ve göreli otoktonun
metamorfik eşdeğerleri yer almaktadır.
Gerek kuzeydeki, gerekse güneydeki allokton kayatürü toplulukları üzerine Üst Maestrihtiyen yaşlı
birimler uyumsuzlukla gelmektedir. Eosen yaşlı tortul ve volkanik kayalar ise daha eski tüm birimlerin
üzerine bölgesel düzeyde açılı uyumsuzlukla gelmektedir. Alt Miyosen yaşta denizel, Orta-Üst Miyosen
günümüz yaşta karasal oluşuklar da diğer birimlerin üzerine açılı uyumsuzlukla gelmektedir.
Pınarbaşı Ofiyolitleri'nin ilksel olarak kuzeyden güneye doğru devinerek, Göksun Ofiyolitleri'nin ise ilksel
olarak güneyden kuzeye doğru devinerek Üst Maestrihtiyen öncesinde yerleştikleri ve her iki yerleşim
sırasında otoktonun kenar bölümlerinin de devinerek allokton bir konum kazandığı sonucuna varılmıştır.
Eosen sonunda ve daha sonraki sıkışmalar nedeniyle hem kuzeye hem de güneye dalımlı yeni bindirmeler
oluşmuş, bu da ayrıca eski bindirmelerin yeniden devinmesine ya da deformasyonuna ve kuzeydoğugüneybatı
doğrultulu sol yanal atımlı fay demetlerinin gelişmesine yol açmıştır.